3 Eylül 2010 Cuma

HPV -Cinsel Bölgede siğil-


Hastalığın etkeni human papilloma virüsüdür.Virüs erkeklerde penis üzerine,kadınlarda vajinaya,dış genital organlara ve servikse (rahim ağzı)yerleşir.

BULAŞMA YOLLARI

-Doğrudan temas
-Cinsel ilişki
-Doğum esnasında anneden bebeğe

CİNSEL BÖLGEDE- HPV- SİĞİL BELİRTİLERİ

İlk olarak derinin üzerinde kabarık,ağrısız bir sivilce şeklinde ortaya çıkar.

Bu kabarcıklar,uzun yıllar boyunca kalıcı olabilir ve zaman içinde karnabahar görünümünü alabilirler.

Dış cinsel organlarda ortaya çıkan siğiller bulaşıcılık açısından aktiftir ve estetik görünüm açısından da rahatsız edicidir.Vajina içine ve rahimağzına yerleşen virüs,rahim ağzı(cervix cea) kanseri açısından büyük önem taşır.Rahim boynu kanserlerinin %95'inin bu virüs ile ilişkili olduğu belirtilmektedir.

TEDAVİ

Dondurma veya yakma denilen işlemler ile kabarcıklar ortadan kaldırılsa bile tekrarlama olasılığı vardır.

Günümüzde hastalığın tekrarlamasını engellemek için düşük dozda kemoterapi de uygulanabilmektedir.

KORUNMA

Kesinlikle prezevatifle güvenli seks.

Tek eşlilik.

HPV aşısı.Yeni bir aşıdır ve en güvenli ve etkin tek yöntemdir.Genç kızlarda ergenlik yaşından itibaren uygulanması aktif cinsel yaşama başladıklarında % 100 korunma için önemlidir.

Ergenlerde eğitim ve ömür boyu sağlıklı yaşam için düzenli birşekilde jinekolog kontrolüne yönlendirilmeleri önemlidir.

23 Ağustos 2010 Pazartesi

TRİKOMONAS HASTALIĞI ( Trikomoniyaz )Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar

Hastalığın etkeni'' Trichomonas vaginalis''adlı parazittir.Kadında ve erkekte iki cinste de hastalık yapabilir.Kadında,vajina ve idrar yoluna yerleşir ve sıklıkla belirtili bir hastalık tablosuna yol açar.Erkekte ise idrar yolunun yanı sıra,prostat ve mesaneyi de etkileyebilir,ancak seyrek olarak belirtilere yol açar.Bu nedenle erkekerde saptanması,kadınlarda olduğundan daha güçtür.Hastalığın belirtileri genellikle etkenle karşılaştıktan 4-20 gün sonra ortaya çıkar.

BULAŞMA YOLLARI

Cinsel ilişki

KADINLARDAKİ BELİRTİLER

Bol miktarda,yeşilimsi sarı,köpüklü,kötü kokulu,bazen kanlı akıntı.

Dış cinsel organlarda tahriş ve duyarlılık,kaşıntı,deride kızarıklık ve enfeksiyon.

Cinsel ilişki sırasında ağrı.

İdrar yaparken ağrı ya da sık idrar çıkma.

Karın ağrısı.

ERKEKLERDEKİ BELİRTİLER

Genellikle hiç bir belirti vermez.

Bazen idrar yolundan köpüklü ya da enfekte akıntı,idrar yaparken ağrı ve sık idrar yapma isteği olabilir.Hastaların ifadelerine göre bu belirtiler sabah erken saatlerde ortaya çıkmaktadır.

TEDAVİ

Tek doz verilecek antibiyotikler,kadınların çoğunda iyileşme sağlar,ancak eşlerinin de eş zamanlı olarak tedavi edilmesi gerekir.Erkaklerde 7 gün tedavi uygulanır.Erkekler,hastalık belirtisiz bile olsa mutlaka tedavi görmelidir.

20 Ağustos 2010 Cuma

Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar ve Korunma


NASIL BULAŞIR?

Bu hastalıkların en önemli bulaşma yolu,bu hastalıklara sebep olacak mikropları taşıyan kişilerle,güvenli yapılmayan cinsel yakınlaşmadır.Bu yakınlaşmanın her çeşidi(vajinal,anal ve oral)bu hastalıkların bulaşmasında az ya da çok rol oynar.Bu hastalıklar,anneden bebeğe doğum öncesinde(anne karnında),doğum sırasında (annenin doğum kanalından geçerken) ve doğumdan sonra da bulaşabilir.Bazı hastalıklar yaraların olduğu bölgeye temas etme (doğrudan temas) yoluyla da bulaşabilir.Kan ve organ aktarımları ve benzer şekilde,hasta kişinin kanı veya vücut sıvıları ile kirlenmiş kesici-delici aletler(tırnak makası,traş bıçağı,dövme aletleri,akupunktur iğneleri,diş tedavisinde ve cerrahi girişimlerde kullanılan aletler,piercing delicileri,ortak kullanılan enjektörler vd.) ile yaralanma da,bu hastalıklardan bazıları için diğer bulaşma yolları arasında sayılabilir.

NEDEN CİDDİYE ALINMALIDIR?

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar gelişmekte olan ülkelerde,erişkinlerin sağlık kuruluşlarına başvurma sebepleri arasında 5.sırayı almaktadır.Doğurganlık yaşına gelmiş kadınlarda ise hastalık,ölüm ve sağlığın kaybı nedenleri arsında 2. sırada görülmektedir.Cinsel yolla bulaşan hastalıklar gelişmiş ülkelerde de,gelişmekte olan ülkelerde de görülmekte olup,gelişmekte olan ülkelerde daha ciddi boyutlarda olduğu gözlemlenmiştir.En duyarlı yaş gurubunu gençlerin oluşturması HIV (edinilmiş bağışıklık eksikliği sendromu) gibi hastalıkların salgın halinde büyümesini hızlandırabilecek faktörler arasındadır.

KORUNMA YOLLARI

Prezervatif(kondom,kılıf,kaput)kullanmak,cinsel etkinlik gösteren kişilerin korunmasında halen en etkili yöntemdir.Doğru kullanılması halinde koruyuculuğu % 100 e yakındır.Erkek ve kadın anatomisine uygun farklı kondomlar mevcuttur ve ülkemizde AÇS (Ana Çocuk Sağlığı) merkezlerinde ücretsiz olarak dağıtılmaktadır.

Kesici ve delici aletlerin ortak kullanılmasından kaçınılmalı,mutlaka kullanılacaksa,uygun şekilde temizlenmesine özen gösterilmelidir.Bu amaç için en yaygın madde bir kaç damla hipoklorittir yani çamaşır suyu solüsyonu.

HIV bulaşma riskinin yüksek olduğu anal cinsel ilişkilerden kaçınılmalı,eğer tercih edilecekse de prezervatif(kondom vd.)kesinlikle kullanılmalıdır.Prezervatiflerin raf ömrü ve saklama koşullarına,ilişki esnasında yırtılıp yırtılmadığına özellikle dikkat edilmelidir.

Hastalık tespit edilen kişiler kesinlikle bir uzman tarafından tedavi altına alınmalıdır.

Çok eşli yaşamı tercih edenler,eş sayılarını kısıtlamaya özen göstermelidir.Hastalık riski eş sayısı arttıkça yükselir.

Hastalık belirtisi gösteren kişilerle cinsel ilişkiye girmekten kaçınılmalı,bu kişiler tıbbi yardım almaları konusunda teşvik edilmelidir.

Hastalık saptanan kişiler,eşlerini mutlaka bu durumdan haberdar etmelidir.Cinsel yolla bulaşan hastalıklarda çiftler birlikte tedavi edilir aksi takdirde kısır döngü şeklinde enfeksiyon karşılıklı olarak sürekli tekrarlar.

Tedavi görenler,tedavi bitinceye dek dek cinsel ilişkiden kaçınmalıdır.Tercih ederlerse de prezevatif zorunlu olmalıdır.

Ara ara Proflaktik (koruyucu)tedavi kullanılabilir.Enfeksiyon riski düşünülen korumasız seks sonrası gibi....

2 Haziran 2010 Çarşamba

TIRNAK-Organlarımız Nasıl Etkileniyor?

Vücudun normal işleyişini bozan bazı rahatsızlıkların belirti verdiği bir vücut bölümü de tırnaklardır.Öyle ki;ruhsal krizler ve operasyonların(aradan beş aydan fazla bir süre geçmemek şartıyla) tırnaklarda kendini belli eden uyarı işaretleri oluşturduğu kabul edilmiştir.

TIRNAKLARIN KIRILMASI

Troid bezlerinin görevlerini gerektiği şekilde yapmaması veya protein eksikliği tırnakların kırılmasına sebep olabilir.

TIRNAKLARIN RENGİ BEYAZLAŞIRSA

Tırnakların rengi birden beyazlaşırsa bu beyazlık böbrek veya karaciğer rahatsızlıklarından ileri gelebilir.

ENİNE YARIKLAR

Çok belirgin yarık şeklindeki çizgiler bağırsak enfeksiyonuna ve ağır enfeksiyonlara işaret eder.

SAAT CAMI ŞEKLİNDE TIRNAKLAR(dışa doğru bombeli tırnaklar)

Çoğu zaman kalp ve dolaşım rahatsızlıklarından veya akciğerlerdeki bir hastalıktan ileri gelir.

KAŞIK ŞEKLİNDEKi TIRNAKLAR (İçe Doğru Bükülmüş Tırnaklar)

Mide-bağırsk rahatsızlıklarına,kansızlığa veya demir eksiklkiğine işaret eder.

EL TIRNAKLARI

Kırılan,rengi değişen veya çizgiler meydana gelen el tırnakları vücutta bir şeylerin yolunda gitmediğinin kesin işaretidir.Kırılan tırnaklar troid bezinde bir bozukluk olduğuna veya vücutta mineral protein eksikliğine işaret ederler.Tırnakların birden sararmasının nedeni sedef hastalığı başlangıcı olabilir.
Tırnaktaki uzunlamasına çizgiler pankreasta,eklemlerde veya ince bağırsakta iltihap olabileceğini gösterir.Enlemesine çizgiler ruhsal sıkıntının veya bağırsak enfeksiyonunun işareti olabilir.

Çocuklarda Yabancı Cisim aspirasyonu

Yabancı cisim aspirasyonu sıklıkla 1-2 yaş arasında görülür.Olguların % 85 i üç yaşın altındadır.Bu yaş dönemindeki çocuklar,objeleri merak etme ve çevrelerini keşfetme isteği nedeniyle risk gurubunu oluşturur.Çocuklar besinleri,küçük objeleri ya da sıvıları aspire edebilir.Yabancı cismin solunum sisteminde yerleştiği bölgede ödem ve enflamasyon oluşur.Buna bağlı olarak solunum güçlüğü,atelaktezi ya da anfizem gelişebilir.
Aspire edilen petrol türevleri şiddetli pnömoniye,mide içeriğinin aspire edilmesi,solunum yolunda ve alveollerde toksik etkilere yol açar.Patlamış mısır,çekirdekler,küçük sebze parçaları,fındık vs. küçük çocuklar için özellikle tehlikelidir.Bu maddeler hem kolaylıkla aspire edilir hem de sekresyonla ıslandıkları zaman şişerek hacimleri büyür,nefes almayı imkansız hale getirebilirler.Oyuncakların ayrılabilen küçük parçaları,iğneler,madeni paralar ve düğmeler sıklıkla aspire edilen maddelerdir.

İLKYARDIM

Çocuk baş aşağı çevrilir ve iki skapula arasına (kürek kemiği arası) 4-5 kez vurulur.Basıncın artması ile aspire edilen cisim,bulunduğu yerden gevşeyerek çıkabilir.
Eğer cisim çıkmazsa çocuğun arkasına geçerek sternumun altına(göğüs kemiğinin bitip karnın başaldığı nokta) iki elle 6-10 kez basınç uygulanır.
Bu işlemlerden sonra çocuğun ağzı açılır ve eğer yabancı cisim görülebiliyorsa çocuk tekrar baş aşağı çevrilir ve iki skapula arasına 4-5 kez vurulur.
Yabancı cisim bu şekilde çıkarılamamışsa hızlı bir şekilde acil servise gidilmeli ve profosyonel yardım alınmalıdır.Yabancı cisim çıkarılmış olsa dahi, tamamının çıkarıldığından emin olmak ve gelişebilecek enfeksiyon riskine karşı çocuk, doktor kontrolünden geçirilmelidir.Akciğer grafisi çektirilmeli ve ateş takibi yapılmalıdır.

KORUNMA

Çocuğun yaşam alanından olası tehlikeler,örneğin;küçük ve parçalara ayrılabilen oyuncaklar,misket,çengelli iğne vb kaldırılmalıdır.

Çocuklara oyuncak alırken kutu üzerindeki yaş sınırlamaları dikkate alınmalı.Çocuğun yaşına ve zeka düzeyine uygun oyuncaklar seçilmelidir.

Küçük çocuklara patlamış mısır,çekirdek,fındık vb. küçük boyutlu,kolayca akciğere kaçabilecek yiyecekler verilmemelidir.

28 Mayıs 2010 Cuma

Alzheimer Hastalığından Şüphelendirecek 10 belirti

Kendinizde ya da bir yakınınızda bu belirtilerde birkaçı varsa alarm durumuna geçmekte fayda var.Öncelikle kendi aile hekiminize gitmeli ve onun yönlendirmesine göre bir norolog ya da psikiyatriste yönlendirilmelisiniz.Bazen nörolojik ve psikiyatrik bulgular çok kolay birbiri ile karıştırılabilmektedir.Doğru teşhis için doğru hekime gitmek öncelikli olmalıdır.

1:Günlük yaşam işlevlerini engelleyecek düzeyde bellek kaybı.

2:Günlük yaşam işlevlerini yerine getirmede zorluk çekme.

3:Basit kelimeleri bulmada güçlük çekme

4:Zaman ve mekanları karıştırma.

5:Yargıya varmada ve karar vermede güçlük çekme.

6:Pratik düşünme becerisinde güçlük çekme.

7:Sık kullanılan eşyaları yanlış yere koyma.

8:Ruh hali ve davranışlarda değişiklik gösterme.

9:Kişilik değişklikleri gösterme.

10:Alışılagelmiş işler ve sorumluluklarda kaçınma.

4 Mayıs 2010 Salı

Alzheimer Belirtileri Nelerdir?

Alzheimer hastalığı nadiren 65 yaş öncesinde ortaya çıkar.Başlangıcı genellikle oldukça sinsidir.İlerleyici bir hastalıktır.Hastalığın ilerleme hızı genellikle yavaştır.Ancak oldukça hızlı seyirli olgular da vardır.Temel problem ilerleyici hafıza(bellek) kaybıdır.Özellikle yakın bellek ve kısa süreli bellekte sorun vardır.Geçmiş zaman(hastalık öncesi) bellekleri oldukça iyidir.Hafif kişilik değişiklikleri,spontanitenin azalması(kendi kendine karar verip herhangi bir eylemde bulunma),apati durumu(Şaşkınlık hali,yer ve olaylara karşı uygun duygu durumu ve reaksiyonları gösterememe)sosyal izolasyon hastalığın erken dönemlerinde çıkmaktadır.Hastalık ilerledikçe düşünce ve hesaplama,okuma gibi yeteneklerde de problem ortaya çıkmaya başlar,günlük işleri organize etmeleri iyice zorlaşır.Bu dönemde ajitasyon(saldırganlık),irritabilite(huzursuzluk) gibi duygu durum problemleri yaşanmaya başlar.Hastalığın daha geç dönemlerinde ayları,yılları karıştırma,bulunduğu yeri bilememe gibi tablolar görülebilir.Hasta anlamlaı sözel ilişkiyi sürdürebilme kabiliyetinde değildir.İlişki kurma yeteneği yetersizdir.Değerlendirme ve yargılama sorunları yaşar.Çevre ve olaylarla ilgisiz ya da uyumsuz duygu durumu ve yüz ifadesi vardır.Konuşma kapasitesi ileri derecede kısıtlanabilir.Kelimeleri bulamaz,yanlış kelimeler kullanarak konuşur ya da konuşmaz.Daha ileri olgularda mesane ve rektum kontrolu yoktur,tamamen yatağa bağlı kalma durumu nadirdir.Hastalığın seyri sırasında pnömoni(zatürre)gibi komplikasyon hastalıkları ortaya çıkmaması için özel çaba harcanmalıdır.(hasta yatağa bağlı ise sık pozisyon değiştirme,akciğerlerde sekresyon birikmemesi vs.)Hastalığın kendisi tek başına ölüm sebebi değidir fakat pnömoni gibi hastalıklar yatağa bağlı olgularda ölüm sebebi olabilmektedir.